Trabzonspor u Derry City ile başladığı Avrupa serüveninde izledim. Geçen seneye göre daha ümitli daha diri düşünen vede oynamayı arzulayan bir havası vardı. Ancak Derry City ile oynanan ilk maçta 2-0 dan 2-2 ye gelen skordan sonra takımın eli ayağına dolaştığını gördüm. Üstelik Derry nin attığı gollerde rakip organize olmadan bireysel beceri ile attı ve 4 kişi savunmaya 2 kişi ile hücum ederek attılar. Her ne kadar maçı 4-2 aldıysada güven vermedi.
Dinamo deplasmanında oyun kuramadan bitirdiler maçı ve hücum eden gruptaki oyuncular bireysel inisiyatif kullanmadan 0-1 kazanarak döndüler Trabzondaki maçta 0-0 bitirmesi Trabzonun şansıydı. Geri pas yapıldığında savunmaya inme iniyor basit tabirle bam güm vuruyorlar... Nedeni ise orta sahadakilerin gelip top istememesi ve isteyecek oyuncular olan Adrianın forver arkası Olcanın ise savunma solunda oynamasıydı.
Kukesi tam bir köy takımı doğru tabir çünkü forvetleri olan tek adam orta sahadan top çıkarmaya
çalışıyor. İkinci maçta nasılsa elendik rahatlığıyla oynayınca etkili oldular doğrusu biraz daha etkin oynadılar Trabzonsporu biraz izleseler eleyebilirlerdi o maçta dahi geri pas çok yapıldı ve yapılan bu pasları savunmacılar rastgele ileri vurdu..
Akhisar maçıyla resim ortaya çıktı. Savunmanın önünde top çıkarması gereken olcan savunmanın solunda uğraştı. Olcanın savunmanın önünde oynaması top dağıtması şart zokora veya aykut sadece kesici görevi yapabilirler teknik değiller savunmanın soluna herhangi birini koysanda oynar ülkemizde kanat oyununda hücum eden futbol tarzı yok. Volkanı sağ açıkta deneyebilirler. Solda malouda var zaten sabit fikirden uzaklaşmak riskleri denemek lazım. Solu kapatsa rakip oyun tıkanır.
Mustafa Reşit Akçay yenilikçi devrimci kişiliğini gözden geçirmelidir.